Antalya’nın Manavgat ilçesinde bulunan “Aslan Diyarı” adlı hayvan parkından kaçan Zeus isimli aslan, bir çiftçiye saldırarak yaraladıktan sonra avcılar tarafından tüfekle vurularak hayatını kaybetti. Bu üzücü olay, vahşi hayvanların esaret altında tutulmasının ve hayvanat bahçelerindeki güvenlik zaaflarının acı sonuçlarını bir kez daha gündeme getirdi. Özgürlüğüne kavuşmak amacıyla kafesinden çıkan bir aslanın bu doğal içgüdüsünün bedelini hayatıyla ödemesi ve ardından öldürülen hayvanın önünde poz verilmesi, insanlığın vicdanını sorgulattı.

Konu hakkında açıklama yapan Hayvanları, Doğayı, İnsanları Koruma ve Yaşatma Derneği (HAYDİKO), sosyal medya hesapları üzerinden “Bir Aslanın Ardından: Zeus’un Hikayesi” başlıklı bir yazı paylaştı. Aslanın vurulmasının altını çizen dernek, hayvanların özgür yaşamaları gerektiğine dikkat çekti. Eğlence ve ziyaretçi memnuniyeti amacıyla doğalarından koparılan hayvanların, kaçtığında hala tehlike unsuru olarak değerlendirildiği ifade edildi.

HAYVANAT BAHÇELERİ TRAJEDİSİ

Dernek, “Zeus” isimli aslanı bir birey olarak tanımlayarak, “Acı hisseden, özgürlük isteyen, korkan ve hisseden bir canlıydı” ifadelerini kullandı. Yaşanan olayı “trajedi” olarak nitelendirirken, “Bu trajedi, hayvanat bahçelerinin arka yüzünü bir kez daha gözler önüne seriyor” görüşünü dile getirdi. Hayvanların sergilenmek için değil, yaşamak için var olduklarını kamuoyuna hatırlattı.

Hayvanat bahçelerini, “Modern çağın vicdanına sığmayan, doğanın ticarete alet edildiği alanlar” olarak tanımlayan dernek, her kafesin bir hayalin mezarı olduğunu belirtti.

HAYDİKO’NUN TALEPLERİ

Doğal yaşamı, koruma alanlarını ve etik eğitim yollarını savunduklarını yineleyen HAYDİKO, hiçbir canlıyı kafeste görmeyi kabul etmediklerini vurguladı. Derneğin talepleri arasında şu ifadeler yer aldı:

  • Çocuklarımıza hayvanları camların ardında değil, özgürlükleri içinde tanıtalım.

  • Zeus’un anısı için, başka hayvanların aynı kaderi yaşamaması adına hayvanat bahçelerine hayır diyelim!

HAYDİKO’nun yoğun etkileşim alan açıklamaları, “Bugün bir aslan sustu ama biz onun adına konuşmaya devam edeceğiz.” ifadesiyle sona erdi.