Kültür ve Turizm Bakanlığı, Antalya Arkeoloji Müzesi’nin depreme dayanaksız olduğu gerekçesiyle yıkım kararı aldı. Bu karar, sivil toplum kuruluşları ve vatandaşlar tarafından protesto ediliyor. Müze önünde toplanan vatandaşlar, ‘Antalya Müze Binası’nın Yıkılmasını Durdurun’ başlıklı bir imza kampanyası başlatarak yıkımın önlenmesini talep etti. Şu ana kadar kampanya kapsamında 8 bin 34 imza toplandı.

ANTALYA MÜZESİ’NİN YIKIM KARARINA TEPKİLER SÜRÜYOR

Antalya’nın önemli simgelerinden biri olan ve Avrupa Birliği tarafından ödüllendirilmiş Antalya Arkeoloji Müzesi’nin yıkım kararı, sivil toplum örgütleri ve vatandaşlar arasında büyük bir tepkiyle karşılandı. Bu konuda yüksek mimar Ercan Evren de görüşlerini dile getirerek, yıkım kararına karşı çıkanların haklı olduğunu belirtti.

“İLK DEFA MİMARİ BİR ESER CANHIRAŞÇA SAVUNULDU”

Müzenin korunması gerektiğini savunan Evren, insanların bir mimari eseri koruma konusundaki çabalarının daha önce görülmediğini ifade etti. “Meslek hayatımda ilk kez mimari bir eseri canhıraşça savunan insanlarla karşılaştım. Toplum olarak genellikle sanata ve mimariye yeterince önem vermiyoruz. Bu durum hem şaşırtıcı hem de sevindirici. Önemli olan, eseri orijinal şekliyle korumaktır,” dedi.

Antalya Müzesi Genel Fotolar (3)

“ÇOK KATLI BİR MÜZE YAPILABİLİR”

Eski müzenin korunması adına önerilerde bulunan Evren, mevcut alanın kapsamlı bir şekilde değerlendirilebileceğini belirtti. “70 dönümlük mevcut alanın 30 dönümü müze için kullanılıyor. Geri kalan 40 dönümde ise karayolları lojmanları ve sosyal tesisler mevcut. Bu lojmanları yıkmadan, 7-8 bin m² taban alanına sahip çok katlı bir müze inşa edebiliriz. Bu yeni müze, toplamda 25 bin m²’lik galeri salonlarına sahip olabilir. İki müze, bir saçakla birbirine bağlanabilir ve yan yana olmalarının birçok avantajı olacaktır. Bu öneri, bir uygulama projesi değil, bir fikir önerisidir,” diye konuştu.

“YENİ YAPILACAK MÜZEDE BU HUSUSLAR DÜŞÜNÜLMELİ:”

Evren, Antalya Müzesi’ni İspanya’daki Guggenheim Müzesi ile karşılaştırarak, yeni müze projelerinin çevre dostu olma gerekliliğine dikkat çekti. “Bilbao’daki Guggenheim Müzesi, 2030 yılına kadar çevre dostu olma taahhüdü kapsamında çatısına 300 güneş paneli kurdu. Bu sistem, müzenin elektrik tüketiminin yaklaşık yüzde 5’ini tasarruf etmeye yardımcı olacak. Antalya Müzesinde de benzer sistemlerin düşünülmesi gerektiğini vurguluyorum. Böyle projeler, genellikle yarışma veya en az üç mimardan teklif alma yöntemiyle gerçekleştiriliyor. Uygulama projesi ise uzman bir jüri tarafından seçilmeli. Alternatif bir yöntem düşünmek bile istemiyorum,” ifadelerini kullandı.